bugün

entry'ler (926)

saltanatın kaldırılması

93. yıldönümünde ara seçim olacaktır.

1 mayıs 2014

daha günün ilk saatleri ama gün sonundaki bilanço muhtemelen ağır ve yüklü olacak. umarım olmaz. ancak gidişat öyle. her şeye rağmen tüm emekçilerin emeğinin bir günlük de olsa değer göreceği bayramı kutlu olsun!

berkin elvan

velev ki bir terör örgütünün üyesiydi, velev ki polisle çatıştı, velev ki sizin sevmediğiniz herhangi bir eylemi gerçekleştirdi. soruyorum; peki öldürmeye hakkınız var mıydı? ulan bırak cinayeti, soykırım suçu işleyenler dahi 'mahkeme'lerce yargılanırken sizin 'milli irade'niz can almaya neden teşebbüs etti ve aldı?

sometimes in april

neyin ne olduğunu çok net gözler önüne seren belgesel niteliğinde soykırımı anlatan bir film. izlenilmesi elzemdir.

bir zamanlar anadolu da

ben bir film eleştirmeni değilim. ve bu filmden felsefik çıkarımlar bulunacak da değilim. ancak şunu söylemek istiyorum. adından anlaşılacağı üzere, herhangi bir anadolu kentinde yaşanabilecek tüm diyaloglara ve kırsalda görebileceğiniz tüm detaylara yer vermiş bir nuri bilge ceylan filmi. bu film, sinemada çok izlenmese de kanımca türk sinemasının en nadide eserlerinden biri olarak kalacaktır.

fenerbahçe

eski futbolcusu ve teknik direktörü, güzel insan, aykut kocaman tarafından da belirtildiği gibi son 3 yıldır kimin tarafından verildiği belli olmayan (aslında olan ama açık açık söylenmeyen) cezaları sırtında taşıyan spor kulübü. ve futbolda yaptığı iddia edilen şike ve teşviğin ecrini diğer branşlarında da buram buram hissetmektedir. amaan sen de mi 3 temmuzcusun diyecek birçokları. ama görün be kardeşim. şu ülkedeki yalanı, dolanı, talanı görün. babalarımızın, analarımızın, dedelerimiz ve büyükannelerimizin kuşaklarının ülkeyi bataklığa sürüklediğini görün artık. ha genç kuşak çok mu iyi? hayır. ama intikam duygusu, göreceli olarak, daha azdır. bu da şimdikinden daha iyi bi düzene işarettir, kanımca.
fenerbahçe de diğer tüm kulüpler gibi bu ülkenin bir değeridir ve herkese verilenden fazlasını istememektedir ki istemeye de hakkı yoktur. vicdanlı olun yeter.

siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler okumak

en azından mezun olurken 'ulan ilerde başbakan olsam da bi olay çıktığında insanların üzerine su sıkıp gaz atsam' diye düşündürmeyen bölümdür. uygarlıkların, devletlerin, insanların tarihiyle ve birbirleriyle ilişkileriyle ilgiliyseniz ve merak ediyorsanız, bu bölüm size çok şey katacaktır. evet, bir mesleğiniz olmuyor ancak dünya görüşünüz ve haliyle vizyonunuz epey mi epey genişliyor.

aaron ramsey

gol atmak için mesut özil'i bekleyen arsenalli futbolcu.

şafak pavey

benim vekilim.

leyla ile mecnun final bölümü

hafızalara kazınacak bir final olacakken ömrümüzün geri kalanında o 3 dakikalık kısmı izleyip izleyip geçireceğimiz finaldir. ve o 3 dakikaya eklenecek eminim daha çok şey yatıyordur burak aksak'ın hafızasında ama gel gör ki kahrolsun bağzı engeller yüzünden o 3 dakikada iç çekerek kalacağızdır.

ordu nun derelerinin yukarı doğru akması

karadeniz'in her yerine didik didik hes projeleri yapıldığından(ve haliyle ordu da bundan nasibini almdığından), güzide türküye konu olan dereler, derelerimiz artık değil yukarı aşağı bile akmayacak vaziyete gelicek bundan yakın on yıllar sonrasında.

küçüklüğümüzün futbolcuları

John Leshiba Moshoeu, Yaw Preko, Nikola Lazetic, Jay-Jay Okocha ve diğerleri olarak sıralanabilir.

ahmet kaya

zagreb'teyken lili marlen türküsüyle bir kez daha yad edilmiş sesi güzel kendi güzel insan.

7 haziran 2013 rte nin havaalanı konuşması

tüm akplileri kışkırtan ve kışkırtmaya devam eden açıklama. bu oyuna gelecek misiniz akpliler?

recep tayyip erdoğan

çık ve durun de be adam. bu kadar mı zor?!

didier zokora

hayır şimdi herhangi olumsuz bir sıfatı kullansam bu 'adam'(!) hakkında olmayacak zira o sıfatlara sahip kişiler bana her türlü davayı açabilir, hazmedemezler bu adamla(!) aynı sıfatı taşıdıkları için. tanım isterseniz de tranzonspor'da oynayan bi futbolcumsu der geçerim.

aykut kocaman

hakkım helal hocam. teşekkürler hocam. arkanda, seni desteklemek için, kocaman'ız hocam. allah yüzünü güldürmekten ayırmasın.

tanım: 3 sezondur fenerbahçe teknik sorumluluğunu sürdüren teknik direktör.

ünal aysal

sen her fırsatta gidip devletin tüm yönetenleriyle(cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar, emniyet müdürleri, spk başkanları vb. vb.) ile görüşeceksin ki ortada bilinen bir fol ya da yumurta yoktur. sonra da en büyük rakibine çamur atacaksın 'elimde belgeler var, devletten yardım alıyorlar' diye. ulan, o rakibin, daha kısa zaman önce devlete ödediği tüm vergileri kuruşu kuruşuna açıkladı. sen de açıklasana, eğer bir tarafların yırtılmayacaksa. yoksa affedilen vergi borçların sayesinde ayakta kaldığın mı ortaya çıkacak? yoksa dalavere oyunların mı? neden korkuyorsun ha sayın başkan? kapitalizmin sınırlarını zorlayıp, devletin de desteğiyle ,ki 'crony capitalism' bilene, meydanda at koşturacaksın, sonra da çıkıp yüzsüz yüzsüz onlar devletten yardım alıyor diyeceksin. ha bunu fenerbahçe tabi ki inkar etmeyecektir. her spor kulübünün aldığı ölçüde maddi- manevi yardım elbette alacaktır devletten ama bu senin ima ettiğin şekilde değildir hiçbir vaziyette. önce aynanın karşısına geçip kendine bakmayı tez vakitte kendinize görev addedmenizi istirham ederim sayın başkan.

4 nisan 2013 fenerbahçe ss lazio maçı

mayıs bizi bekler.

22 mart 2013 fenerbahçe good angels maçı

şunu yazayım da içim rahat etsin ki zira maçın önemi ve özetidir: FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ

edit: daha bitmedi!